Neiman Marcus | Hellmut Obata Kassabaum | 1969 Houston, TX. | Nisan 2014 |
Mimarlık
tarihi açısından önemi çok alakasız bir coğrafyada, çok alakasız fonksiyonda bir yapının
biçiminden üretilmiş olmasında yatıyor. Le Corbusier adlı mimarın Fransa,
Burgonya’daki La Tourette Manastırından bahsediyorum. Boston’daki Belediye Binası (Kallman, McKinnel, Knowles;1963), New Haven’daki Yale Üniversitesi Mimarlık Fakültesi (Paul Rudolph; 1962-1963) Cornell'deki Ev Ekonomisi Binası (Ulrich Franzen; 1963-1968) [1] tüm bu ağırbaşlı, kelli felli brütalist binaların atası bu görkemli
manastır. Bizim Hellmut, Obata, Kassabaum isimli mimarlara da geleneği 1969’da Houston’un dış
mahallelerinde yer alan bu lüks mağazada
yaşatmak düşmüş.
Yapı
bu – ve belki de bir parça talihsiz –
ününü Robert Venturi’nin Las Vegas’ın öğrettikleri [2] kitabındaki kısa bölüme borçlu. Venturi benzerliğe dikkati
çekerek; “klasik bir başyapıtın, değişik yerlerde farklı kullanımlar için
tıpkılarının inşa edilmesini eleştirmiyoruz” dese de “Park yeri okyanusu ortasında o ilerici soyluluğun yalın bir simgesi” olarak
niteleyip, hafifçe dalgasını geçiyor (s:142).
Neiman Marcus | Hellmut Obata Kassabaum | 1969 Houston, TX. |Nisan 2014 "Park Yeri Okyanusu"ndan... |
Yapının çok yakınında (otelde kaldığımız otelin balkonundan görünüyordu) geçirdiğimiz bir buçuk gün boyunca yavşak ceket satıcısı oğlanlar ve insanın üstüne parfüm püskürtmek için yanıp tutuşan kötü makyajlı karılar moralimi bozmasın,
Neiman Marcus | Hellmut Obata Kassabaum | 1969 Houston, TX. | Nisan 2014 |
Bazı
yapılara inşa edildikleri dönemin hakim bakış açıları ile değil de, daha uzak bir noktadan bakıldığında farklı ve daha doğru sonuçlara
varılabilir gibi geliyor ne zamandır.
Doğal
olarak bu yapı ve eklemlendiği alışveriş merkezi epey eğlenceli ve acımasız başka eleştirilere de konu olmuş [3]. Upuzun ve faklı tarihlerde üretilmiş yapıların
bitiştirilmesi ile oluşturulan Galleria tüm bir bloğu kaplayan gerçek bir dev.
Devin en ucunda da Macy’s var. O da seksenlerin post modern fırtınasında
üfürülmüş, cephesi İtalyan palazzo’larını (Palazzo Strozzi'nin girişini düşünün, zaten her b.k bundan çıkıyor) andıran başka bir katlı mağaza.
Maalesef seyahat boyunca süren hastalığın sersemliği neticesinde fotoğrafını
çekemedim. Ama çok önemli değil. İşin özü, alışverişe La Tourette’den başlayıp,
İtalyan Rönesansının On dokuzuncu yüzyıldaki tekrarının yirminci yüzyıldaki tekrarında
bitirmenin eğlencesi. Bin dokuzyüz
yetmişlerde değil de iki binlerin ortalarından bakıldığında aslında bu kadar
basit her şey. Bay Venturi ve Bay Steven Izenour ne derse desin, keyifle
etrafında dolaşıp bolca resmini çektim güzelim binanın. Zaten açık konuşalım: HOK (Hellmut Obata Kassabaum) bu gün Amerikanın en büyük mimarlık bürosuyken, Robert Venturi ve Mimarlık ortaklığının (Venturi Scott & Brown) bir dizi güzel kitap yazmış olmakla anılıyor oluşu bir şeyleri açıklıyor olmalı. Tabii, bunlar mimarlık praksisi! (doksanlarda çok sevilerek kullanılan bir laftı) ile zerre kadar ilgisi olmayan bir amatörün görüşleri.
Neyse, yanında çok güzel cephesi ile, esas alışveriş
mabedinin altarı niteliğinde başka bir yapı var. Fakat maalesef mimarı ve/veya
nitelikleri hakkında henüz bilgi edinemedim. Sanki son dönemlerinde Seyfi Arkan oralara gitmiş de... Şimdilik fotoğrafları ile idare
ediverin.
Dillard's | Houston, TX | Nisan 2014 |
Fotoğraflar BvP, Diğerleri internet.
.................
[1] "Kim ulan bu Ulrich Franzen" deyip geçmeyelim. Önemli bir mimar. İlginç bir yapısı ile, - bu değil - bahsedilmeyi hak ediyor.
[2] Çok ilginç kitabı yazılışından
yirmi bir yıl sonra, 1993’de Türkçeye Dr. Serpil Merzi Özaloğlu çevirdi ve Şevki Vanlı Mimarlık Vakfı tarafından basıldı. Kolay okunan, eğitici bir
kitap ve halen ondan öğrenecek çok şey
var. Tuhaf bir şekilde, bu yazıyı yazarken kendi kütüphanemde bulamadığım için ilgili
bölümü SALT’ın Kütüphanesinde tekrar okumak zorunda kaldım. Çıkışta bazı kıllı
kitapçılarda aradım ve bulmadım. Büyük
ihtimalle tükenmiş, umarım başka bir baskı yaparlar.
[3] Albert Pope’in şu yazısı aslında
Venturi’nin kitabında sözü edilen görüşün kaba bir tekrarı niteliğinde. Adı bile
“From Bauhaus to Our House”e basit bir
gönderme ama, yine de okumaya değer:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder