Emsallerine faiktir

Ekim 15, 2014

İksperya" ve "Galaksi"


Gençler Eviniz Yok mu Sizin?
Kağıt üzerine şablon ?
Şubat 2014 | Kuledibi 


Radyolara ne zamandır bir cin fikir erbabı dadandı;  Kızgın bir herif bir de onun yancısı, sunucu gibi olan başka biri var. Bu kızgın ses  bağıra çağıra verdiği telefon numarasını ilk arayan bilmem kaç  kişiye bir malı fevkalade ucuza verecek. Ama o bilmem kaç kişiden bir fazlasına değil.  Yandaki, o sunucuymuş gibi yapandan bu işin biz radyoları başında bulunan biçarelere yapılmış fevkalade bir kıyak olduğunu öğreniyoruz. Mazhar olduğumuz/olacağımız kıyak öylesine görkemli ve büyük ki, muazzam faydalarına rağmen, arayan her fani bir tane alabilecek. Yani “ver bakalım şurdan ki tane de, birini kaynatama vereyim hayır duasını alayım n’olacaksa  oh emmi” desen yok. O kadar şey. Gelgelelim;  bizim yancı  kızgın herif kadar acımasız değil,  habire gazlıyor, “12 dediniz ama, bu büyük hizmetten birkaç dinleyicimiz daha yararlansa, hadi şunu 15 yapalım, hatırım için…” Zar zor ikna olmakla birlikte,  zinhar bir den fazla alınmaması konusunda israrcı bizimki. Öyle ya, kıyağın da bir haddi hududu, eni boyu var. 

Pazarlayıcı aklın mal sunum yelpazesi  oldukça geniş. İstanbul’dan Ankara’ya bir araba yolculuğu sırasında Gebze’den Bolu çıkışına kadar,  her defasında zorlukla  ikna edilerek,  marifetli  seccade ve gül kokulu tespih satmak zorunda bıraktılar o kızgın herifi. Cırlak bir sesle “Hayır, niye satayım kardeşim, ben zaten malımı daha yüksek fiyata satıyorum, ama seni kırmamak için…” Hokkabazlık kanalını her yeniden buluşumda aynı heyecanlı, tatlı didişme vardı. Başka bir yolculukta da hiçbir Türk erkeğinin hiçbir surette yaşamadığı, yaşamayacağı ve fakat  sadece  yakın dost,  arkadaş çevrelerinde duyduğu  o meş'um duruma ziyadesi ile  iyi geleceği garantili   - hem de yüzde yüz doğal ha ! -  türden devayı  sırf  yenge müşkül durumda filan  kalmasın adına  kısıtlı miktarda satmaya razı oluyordu bizim bey.

Son birkaç defadır  aynı  dümenin telefon satıcılığına evrilmiş başka bir haline denk geliyorum:  Bilinen ve ürününe güven duyulan  bir markaya ait  model adı ile açılan bir üçkaat bu: Önce,  “iksperya” veya “galaksi” telefonların  hayatımıza yer gün yeni ufuklar açıcı, akıllara zarar özelliklerini  dinliyoruz. Hiçbir şekilde soni veya samsunk demiyor,  “iksperya marka” da demiyor. Detayların eksik söylenişi yalancılık değil elbette. “iksperya” telefonun çok ama çok pahalı olduğunu, ama kalitesi, zartı zurtu ile bizi bizden aldığını  – bu defa kadın – yancı ve satacak olan arasındaki konuşmalardan öğrenmekle birlikte canımız fevkalade sıkılıyor… Fakat durun! Satıcı herif babanın oğluna  yapmayacağı bi kıyağı bana tam  Orhangazi ile  Gedelek  Köyü oku arasında  çakacak gibi… Verilen telefon numarasını arayan ilk on kişi arasında  olursam, bir tane “iksperya” telefonum olacak; feysbuklu meysmuklu, efendim, ona buna girip çıkabileceğim.  Amma sıkıca aklımda tutmam gereken, sürekli tembihlenen husus öyle mal bulmuş mağrıb ahalisi gibi beşer onar almayı aklımdan bile geçirmemem, edebimi bilip bir tane almalı, diğer bekleşenleri mağdur etmemeliyim… Kıyak çok büyük çünkü !

Şu,“pezevenk bir olsa yağla balla besleyelim”  sözünü koluma, kıçıma başıma dövme olarak yaptırsam mı ? diye düşünüp gaza basıyorum. 

BvP

1 yorum:

kadin dedi ki...

"Bu nane çok şahane
Bulamazsın bahane
At ağzına tane tane"
Eminönü-Kadıköy Vapuru, 2014 sonu.
Naif ve komik. Burada dursun.